Kişinin psikolojik olarak diyete hazırım demesi kilo verme sürecinde işini çok daha rahatlatır ve kilo verme serüveni çok daha keyifli geçirmesine yardımcı olur. Kilo verme döneminde metabolizmamız hızlı olabilir spor yapıyor olabiliriz yaşımız da uygun olabilir ancak psikolojik olarak hazır olmadığımız taktirde kilo vermemiz çok zor olabilir.

 Kilo verme sürecinde sabırlı olmak

Hedef belirlemek için ruh halimiz önemli, gerçekçi hedefler koymak çok önemli. Aksi takdirde hedefe ulaşamamak düşüncesi bizim ruh halimizi etkiler ve diyet yapmayı bırakabiliriz. Ve diyeti bırakıp tüm kilolarımızı geri alabiliriz. Kilo verme sürecinde sabırlı olmak çok önemli.  Unutmamalıyız ki kiloyu 1 günde almadık 1 gün 1 hafta 1 ay gibi kısa süreler vermek de motivasyonumuzu bozar. Bu bir süreç işidir.  Bu süreçte sağlıklı beslenmek ve yaşam tarzı haline getirmek hedefimiz olmalı. Çünkü sağlıklı beslenmek ömür boyu önemsediğimiz yaşam tarzımız olmalı. Bu düşünce kilo kontrolü için de önemli. Bu süreçten sapmamız kilomuzu geri almamıza sebep olur. Arada kaçamak yapabiliriz. Önemli olan kaldığımız yerden devam edebilmek. Birçoğumuz bu durumdan etkilenip toparlanamıyoruz. Ve diyeti bırakabiliyoruz. Diyet yaparken hiç birimiz mükemmel davranamayız. Yani mükemmellik bizi olumsuz etkiler.  Arada yapılan yanlış beslenme bizi demorilize etmemeli. Karar vermek her konuda olduğu gibi diyette de çok önemli. Kilolu olmak kişinin algısında bir suçluluk gibi hissediliyor.  Bu kişinin sosyal çevresinde oluşan bir algıda olabiliyor. Kişi kilolarıyla dış dünyasının alanını genişleterek diğer insanları iç dünyasından uzak tutmaya çalışır.Aynı durum kaşeksiler içinde geçerlidir.  Kişi  içine kapanıp zayıflayarak diğer insanlarla arasına mesafe koymaya çalışmaktadır.Bu durum bilimdeki adıyla duygusal  açlık olarak tanımlamaktadır.Duygusal açlıkta midemiz için değil tamamıyle duygularımız  için yemekteyiz. Bireyler stres, gerginlik, depresyon gibi